YERYÜZÜNÜ YAŞANABİLİR TUTMAK İÇİN “ÖLME EŞEĞİM ÖLME” DURUMUNDAYIZ!
Bu yıl yaprakların geç sararıp döküldüğüne siz de dikkat ettiniz mi?
Uzmanlar, ağaçların uykuya geç geçmesinin küresel ısınmanın tipik göstergelerinden biri olduğunu belirtiyorlar.
Biliminsanları, küresel ısınmaya dair yığınla kanıt sunuyorlar. Duyarlı zihinler de bir çok gözlem yapıyorlar. En azından, yazın sıcaklar uzun sürdüğünde günlük konuşmalarda yaşı uygun olanlar, havaların yakın geçmişe oranla değişimini vurguluyorlar.
Bizler; sıradan insanlar, küresel ısınmayı gözlüyor, konuşuyoruz da yeryüzünün karar vericileri küresel ısınmanın etkilerini azaltacak net, kararlı zorlayıcı hedefler koymada bir türlü anlaşamıyorlar.
Dünyada küresel ısınma bir gündem maddesi olduğundan beri uluslararası anlaşmalar hep tökezledi. 1992 Kyoto yürümedi; 2009 Kopenhag süründürüldü. Ardından 2015 Paris Anlaşması ortaya çıktı. Bu anlaşma, insanlığa küresel ısınma hedeflerini tanıştırdı.
2015 Paris İklim Zirvesi katılımcıları birarada.
Türkiye’nin daha yeni meclisinden geçirdiği Paris Anlaşması’na göre, dünyanın küresel ısınması 2 °C’nin altında tutulacaktı. 1,5 °C de zorlanacak bir hedef olacaktı. Ülkeler kendi emisyon hedeflerini taahhüt edeceklerdi. Ama 2 °C’nin altında küresel ısınma ortak ana hedef olacaktı.
100 yıldan fazla bir zamanda dünyada bazı bölgelerde küresel ısınma 2°C’yi de geçti.
Sonra İskoçya Glasgow’daki İklim Zirvesi (COP26) yapıldı. Yeryüzünün hal-i pür melâli masaya yatırıldı. Heyhat! 2°C’nin altı hedefi çoktan tavsamıştı. Biliminsanları, küresel ısınmayı durdurma önderleri çok dil döktüler. Hiç olmazsa hedef, 2 °C altı değil, 1,5 °C olaydı.
Olmadı.
Aktivistler Glasgow’da iklim zirvesine katılan liderleri protesto ediyorlar.
Bu ayak sürümesinin ardından biliminsanları insanlığın yeryüzünün etkili ve yetkili liderlerine baskı yapması umuduyla ellerindeki bilgilerden yola çıkarak görseller hazırladılar; felaket sayılarıyla bezeli bilimsel senaryoları ortaya koydular.
İşte “Cehennemin Simulasyonu” diye aklıma gelen başlık böylece oluştu.
Küresel ısınmada dünyamızın hâl-i pür melâli.
Senaryoları veya simulasyonları aktaralım. Yeryüzü küresel olarak zaten 1 °C ısınmış durumda. Hal-i hazırda 68 milyon insan bu durumdan sıcak baskısı olarak etkileniyor. Eğer liderlerimizin burun kıvararak biraz yanaştığı 2 °C’nin altı hedefi de tutturulamaz, küresel ısınma bu seviyeye ulaşırsa 1 milyar insan sıcak baskısına maruz kalacak. 5 türlü felaket azacak. Sıcak, aşırı nehir taşkınları, aşırı orman yangınları, kuraklık ve açlık. Uzmanlar, benim açlık diye çevirdiğim kavramı “güvensiz gıda” olarak formüle etmişler. Bu belki de açlıktan kötü. Gıda kıt olacak ve olan da güvenilir olmayacak iyi mi?
Dünyanın 2 °C ısınan yerleri. Türkiye’nin bir bölümü de bunlar arasında.
Son zamanlarda “hayâl” olarak görülen dünyanın en fazla 1,5 °C ısınması hedefi de cennetimizi korumaya yetmiyor aslında. Çünkü o seviye sabit kalırsa yüzyıllar içinde denizler 3 metre yükselecek. Eğer dünya 2 °C ısınırsa yine yüzyıllar içinde denizler 6 metre yükselecek.
Yani bir kaç on nesil 1,5‘la idare edecek. Sonrası büyük olasılıkla türlü türlü eziyetin ve acının var olduğu cehennem!
Zaten iklim değişikliği konusunda duyarlı olanların bir sloganı var:
“Hayatta kalmak için 1,5!”
Facebook Yorum
Yorum Yazın