Şanlıurfa'da eğitim yılı, birçok sorunu yeniden gün yüzüne çıkardı. Sınıfların mevcut öğrenci sayısının üstünde olması velileri ikinci haftada isyan ettirdi.
Şanlıurfa'da eğitim ve öğretim yılı, sorunları da beraberinde getirdi. Türkiye'nin en genç nüfusuna sahip ili olan Şanlıurfa'da, 780 bin öğrenci 9 Eylül'de okulun yolunu tuttu. Bu yıl, yaklaşık 70 bin Suriye uyruklu öğrenci ile bu sayı daha da yükseldi. Öğrenci sayısının artması ile birlikte sorunlar da beraberinde gelirken, velilerin isyanı ikinci haftadan başladı.
HEM ÖĞRENCİYİ HEM ÖĞRETMENİ ZORLUYOR
Birçok okulda artan öğrenci sayısı sonrası bu durum sınıflara da yansıyor. Kentteki okulların çoğunda sınıf mevcudunun üstünde olan sayı, hem öğrencilere hem de öğretmenleri zorluyor. Artan sayı öğrencinin eğitim kalitesi kadar, öğretmenlerin psikolojisini de olumsuz yönde etkiliyor.
EŞYALAR YERDE, ÖĞRENCİLER AYAKTA
Özellikle merkez ve belli başlı ilçelerdeki sınıfların kalabalık olması şimdiden velileri harekete geçirdi. Birecik ilçesi Ali Karaata İlkokul'unda aynı sorunun baş gösterdiğini kaydeden veliler, yoğunluktan dert yandı. Sınıf ve öğretmen sayısı yetersiz olan okulda, öğrenciler ikili sıralara dört kişi oturmak zorunda kaldı. Birçok öğrencinin okul çantası vb. malzemelerini yere bıraktığı iddia edilirken, ayakta kalan öğrencilerin dahi olduğu öne sürüldü. Kentteki birçok okulda benzer sorunların yaşandığı aktarılırken, veliler Milli Eğitim Bakanlığına seslendi. Öğrencilerin eğitimde geride kalmaması gerektiğini belirten aileler, yetkilileri göreve davet etti.
GEÇTİĞİMİZ YIL DA AYNI SORUNLAR YAŞANDI
Öte yandan, kentte hemen hemen her yıl yaşanan sorun geçtiğimiz yıl da aileleri çileden çıkarttı. Türk Telekom Ortaokulu’nda eğitim gören öğrencilerin velileri, okuldaki öğrenci sayısının çokluğundan dert yanarak, sınıflardaki mevcut öğrenci sayısının 60'ı bulduğunu ve öğrencilerin sıralarda üçlü sayıda oturmak zorunda kaldıklarını iddia etmişti. Veliler, okuldaki mevcut sayının fazla olmasının sosyal aktiviteleri de olumsuz etkilediğini ifade etmişti.
KÜÇÜK VALİ'NİN İLK TALEBİ 'OKUL' OLDU
Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda koltuğunu çocuklara devretmişti. Vali Erin'in koltuğuna oturan 2002 Vakıflar İlkokulu dördüncü sınıf öğrencisi Pelin Uzsoy'un talebi ise duyanları şaşırtmadı. Küçük Vali'nin ilk talebi, sınıf mevcutlarının düşürülmesi oldu. Uzsoy, sınıflarının kalabalık olduğunu belirterek yeni okullar yapılması talimatını için ilk talimatı İl Milli Eğitim Müdürü Şerafettin Turan’a verdi.
Kentteki eğitim sorunuyla ilgili yaptığı açıklama ile gündeme getiren Eğitim-Sen Şanlıurfa Şubesi Eşbaşkanı Leyla Mumin ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı İbrahim Coşkun, önemli açıklamalarda bulundu.
MUMİN: MÜLTECİLER VE TEKLİ EĞİTİMİN DAYATILMASI
Eğitim-Sen Şanlıurfa Şubesi Eşbaşkanı Leyla Mumin, sorunun temelinin mülteci çocuklar ve tekli eğitimin dayatılması olduğunu söyledi. Mumin, "Türkiye, eğitime en az bütçe ayıran ülke konumunda. Bu gerçeklik yıllardır önümüzde duruyor ama Urfa'ya geldiğimizde bu dediğiniz koşulları oluşturan bir iki durum var. Bunlar da tekli eğitme, tam gün eğitme, fiziki koşullar uygun hale getirilmeden tekli duruma getirilmesi. Bu koşullar ortaya çıktığı için bazı okullar ikili eğitime geçiyor, kapasite taşımıyor. Bakanlık fiziki koşulları uygun hale getirmeden tekli eğitime geçmeye çalışıyor. Bir diğer konu ise Suriyeli çocukların normal eğitime geçirilmesi. Geçici eğitim kurumlarının kapatılmaya başlaması ile sonuncu sınıfa gelmiş öğrenciler hariç hepsi şu an normal devlet okullarına geçiş yapabiliyor. Bu durumda da yine fiziki koşulların hiçbir uygunluğu yokken, devlet okullarına aktarım yapılıyor. Okullaşmada düzenli bir dağılımın olmaması sorun. Bu seneyi kriz hale getiren, tahminimiz hem tekli eğitimin dayatılması hem de mülteci çocukların okullaşmaya dahil edilmesi. Mülteci çocuklar da devlet okullarına alındıklarında kendi ana dillerinde eğitim göremiyorlar. Onların koşulları uygun şekilde oluşturulmalı. Biz eğitim dillerinin kendi anadilleri olmasını savunuyoruz. Hem ruhsal hem psikolojik olarak olumsuz etkileri oluyor" diye konuştu.
'AÇIK VAR, BAKANLIK KULAĞINI TIKIYOR'
Şanlıurfa'daki öğretmen açığını kapatacak kadar atama yapılmadığına değinen Mumin, bu noktada Milli Eğitim Bakanlığının kulaklarını tıkadığını öne sürerek, "Urfa'da tahminimiz 10 bin öğretmen açığı var. Eksik olabilir bu bilgi, çünkü resmi bilgileri Milli Eğitim Bakanlığı paylaşmıyor. Ama sahaya çıktığımızda bunları görebiliyoruz. Eyyübiye'de bir okula gittiğimizde 60 öğretmen var, 30 küsuru ücretli öğretmen. İhtiyaç var ama ihtiyacın olduğu kadar öğretmen ataması yapılmıyor. 'İhtiyacım var ama tam maaş vermeyeyim, özlük haklarını vermeyeyim, bir şekilde çalıştırayım' düşüncesi hakim. Urfa, bu konuda en çetrefilli olan illerin başında. Mili Eğitim Bakanlığının bu yönü velinin ve öğretmenin ihtiyacını yürütecek bir noktada değil kesinlikle. Rakamlar ortada, sorunlar giderilmiyor. 60 öğretmeninin 30'u ücretliyse, senin ihtiyacın var. Atama yapmak zorundasın. Biz sendikalar olarak bunun mücadelesini veriyoruz ancak Bakanlık bu noktada kulaklarını tıkıyor" ifadelerini kullandı.
COŞKUN: BELEDİYELER DE UYGUN PLANLAMA YAPMALI
Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı İbrahim Coşkun ise sorunu, okulların yetersiz olmasına bağladı. Coşkun, açıklamasın şu sözlere yer verdi:
"Şanlıurfa'daki öğrenci sayımız yaklaşık 800 bin civarında. Suriyeli muhacir kardeşlerimizin de gelmesi ile 800 binlere ulaştı. Urfa'daki nüfus artışı da yıllık 50-60 bin arasında değişiyor. Urfa'ya o kadar okul yapılmasına rağmen, halihazırda bu sınıf yoğunluğu, sınıf başına düşen öğrenci sayısında istenilen seviye yakalanamadı. Bazı okullarımızda 35-40, bazı okullarımız da ise 60'ı geçmiş durumda. Burada, belediyelere de vurgu yapmak gerekir. Özellikle yeni yerleşim yerleri oluşturulurken, okul yeri, cami yeri, yeşil alanların uygun bir şekilde bırakılması gerekir. İleride buraya ne kadar nüfus yoğunluğu oluşacağı, ne kadar bina dikileceği hesabı yapılması gerekir. Bazı mahallelerde okul sayımız fazla, bazı mahallelerde yok denecek kadar az. Çünkü önceden beli bir planlamalar yapılmalı. AK Parti hükümeti döneminde okul sayısında bir sıkıntı yok ama uzun süreden beri yatırım yapılmadığı için ne kadar çalışma yapsak da, geçmişe yönelik olan açığımız var."
'ÖĞRETMEN AÇIĞI MUTLAKA KAPATILMALI'
Sorunun başlıca nedenlerinden birinin de öğretmen açığı olduğunu kaydeden Coşkun, "Nereden baksanız 60 binden fazla Suriyeli öğrencimiz de mevcut. Şanlıurfa'da yılda 60 bin çocuğun dünyaya geldiği göz önünde bulundurulmalı ve altyapı sağlanmalı. O zaman sınıflar istediğimiz düzeyde olacaktır. Mezun olan 300 bin öğretmen adayından bahsediyoruz. Bunlara istihdam oluşturabilmek için kadrolu öğretmen olarak atanması gerekir. Altyapı oluşturulmalı, sınıflar bölünmeli. Durum pek iç açıcı değil. Ücretli öğretmen kaldırılmalı. Urfa'da 4-5 bin civarında öğretmen açığı var, uzun dönemden beri de devam ediyor. Bunun mutlaka kapatılması gerekiyor. Öğretmen eksiği başlıca sorunlarımızdan biri. Bizim tüm sınıfları kadrolu öğretmen ile oluşturmamız gerekir. Öğretmen adayımız çok, kadrolu şekilde alınmalı" diyerek sözlerine son verdi.
Özlem DİKMEN-ÖZEL HABER/BİHA
Yorum Yazın