
Deprem ve sel felaketinin derinden etkilediği Şanlıurfa’da fıstığın, kentte ticaretin canlanması için “ilaç olacağı” beklentisi gerçekleşmeyecek gibi duruyor. Bu yıl 36 bin ton fıstık üretimi hedefinin yaşanan afetler nedeniyle yakalanmasının zor olacağını vurgulayan Ziraat Mühendisleri Odası Şanlıurfa Şube Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yılmaz, “Urfa’da 36 bin ton fıstık üretimi bekleniyordu. Ancak bu yaşanan doğal afetlerden sonra bu rekolte ciddi olarak etkilenecek” dedi.
Şanlıurfa, Türkiye’de fıstık üretiminde ilk sırada yeralıyor. Türk mutfağının değişmez lezzetlerinden biri olan fıstık, tatlılardanyemeklere çikolatalardan çerezlere kadar birçok alanda kullanılıyor. Fıstık,Türkiye’de kullandığı kadar yurt dışında da büyük rağbet görüyor.
Fıstık, 1,5 milyon dekar üretim alanı ve yüzde 38’liküretim payı ile Şanlıurfa ekonomisinin can damarlarından biri.
Ancak fıstık, bu yıl deprem ve sel felaketleriyle ticaretinbüyük darbe aldığı Şanlıurfa’da ekonominin canlanması için “ilaç olamayacak”gibi duruyor.
Deprem felaketinden sonra tarımsal alanları ciddi şekildeetkileyen sel ve daha sonra kırsal kesimlerin bazı bölgelerinde yaşanan doluyağışı, fıstık bahçelerine de büyük zararlar verdi.
Yaşanan felaketlerin fıstığı nasıl etkilediğini, Urfa’dabu yıl fıstık üretiminde nelerin beklendiğini, rekolte ve kalite durumunun neolacağını Ziraat Mühendisleri Odası Şanlıurfa Şube Yönetim Kurulu BaşkanıMustafa Yılmaz, Ajans Urfa’ya anlattı.
Başkan Yılmaz, 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin Urfa’daçiftçileri ve tarım üreticilerini nasıl etkilediği sorusunu şöyle yanıtladı:
“Deprem felaketinde Urfa çiftçileri, tarım üreticilericiddi olarak etkilendi. Bu deprem sırasında arazilere inemediler. Kırsal alandahububat ekili alanlarda olsun, mercimekte olsun, fıstıkta olsun o dönemde bellihastalıklara karşı ilaçlamalarda aksaklıklar oldu. Bunlar tam toparlanırkenüretici bir de sel felaketi ile karşı karşıya geldi. Urfa kenti ciddi şekildeselden etkilendi. Kırsal alanda tarım arazileri etkilendi. Hububat ekilialanlar selden dolayı suyun altında kaldı. Orada ciddi bir rekolte düşüklüğüyaşanacak. Kök ve kök çürüklüğü bazlı hastalıklara davetiye çıkarıldı.”
Urfa’nın Türkiye’nin fıstık üretiminin yüzde 60’ını karşıladığınıhatırlatan Yılmaz, “Ekili araziye baktığımızda bir milyon 650 bin dekarlıkekili bir fıstık bahçemiz var. Bunda da yaklaşık yüzde 60’ına yakını, bu da 20milyon ağaç demek, verim çağındaki ağacımız mevcut. Ortalama veriler bunlar.2023 yılında selden önce tarımsal verilere baktığımızda, bu ekili alanda 36 binton fıstık üretimi bekleniyordu. Ancak bu yaşanan doğal afetlerden sonra burekolte ciddi olarak etkilenecektir” ifadelerini kullandı.
Mustafa Yılmaz, selin fıstık bahçelerinde neden olduğuolumsuzluğu şöyle anlattı:
“Fıstık çoğukırsalda eğilimli yamaçlı arazilerde ekilidir, sel felaketiyle toprağınkaymasıyla kök kısımları aşırı derecede dışarı çıktı. Fıstık tam uykudönemindeydi. Gözleri patlama dönemindeydi. Ve ovada da düzlükte de toprağınkaymasıyla, suyun birikmesiyle fıstık köklerinde ciddi bir balçık oluşumu vekök bölgesinin oksijensiz kalmasından dolayı ciddi kök hastalıklarına nedenoldu. Uyanma dönemine geldiğinde, şu an görüyoruz çok sıkıntılı uyanmış. Ya dagözler patlamamış. Bu da rekolteyi ciddi etkileyecektir. Yüzde 20 oranında birrekolte düşüklüğü bekliyoruz.”
Başkan Yılmaz, fıstık bahçelerinde üreticilerin seldensonra normal uygulamalarını yaptığını söylese de, özellikle beyaz sineklemücadelede üreticilerin yanlış bir yöntem izleyip verim alamadığına dikkatçekti.
Beyaz sinekle mücadelenin zor olduğunu vurgulayan Yılmaz,“Mayıs ayı sonunda özellikle psila dediğimiz beyaz sinek, fıstığa ciddizararlıdır. Üretici bununla ciddi mücadele edemiyor. İlaçlar da yetersizkalıyor. Son yıllarda fıstık psilası nedeniyle verimde ciddi kayıp yaşanıyor.Mücadelesi zor bir hareketliliği olduğu için beyaz sinek dediğimiz zararlı,çiftçi bununla mücadelede çok zorlanıyor. Ya da bununla ilgili yeterlieğitilmiyor. Bir çiftçi, üretici ilaç atarken, yan komşusunun da mücadeleyibirlikte yapması lazım o zararlı popülasyonu baskı altına almak için. Bunda daçiftçi yeterli bilgilendirilmiyor. Bir köy halkı hepsi birlikte psila ile aynıanda mücadele etse ilaçlamasını yapsa mücadele daha kolay oluyor o zaman” diyekonuştu.
“FISTIKTA TABAN FİYAT BELİRLENMELİ”
Mustafa Yılmaz, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO)fıstığın taban fiyatını belirlemesi gerektiğini ifade ederek, “TMO fıstıktataban fiyat belirlemeli ve alım yapmalı. Fıstık bahçeleri GAP kapsamına alınıpsulanmalı. Fıstıkta lisanslı depoculuk kurulmalı. Urfa’da fıstık araştırma enstitüsüveya sert kabuklu meyveler enstitüsü kurulmalı” dedi.
BİHA
Yorum Yazın