Şanlıurfa’da son günlerde ‘ifşa’ adı altında sahte hesaplarla bazı öğrenciler hakkında cinsel ilişki ve cinsel içerikli fotoğraflar paylaşılıyor. Son dönemlerde sosyal medya üzerinden artan sahte hesaplarla birçok kişinin özel hayatı ihlal
(Özel Haber: İbrahim Halil ASLAN-Faruk Deveci)
Şanlıurfa’da son zamanlarda sosyal medya üzerinde “ifşa” adı altında türemeyen başlayan ve içerisinde bazı şahıslara ait çıplak fotoğrafların paylaşıldığı sahte hesaplar türemeye başladı. Açılan bu hesaplarda bayanların çıplak fotoğrafları ve bazı kişilerle yaptıkları konuşmalar yayınlanıyor. Öyle ki bu hesapların ise yüzlerce takipçisi bulunuyor.
AİLELER DE MAĞDUR OLABİLİR
Açılan bu hesaplarda çok fazlaca cinsel içerikli fotoğraflar her gün paylaşılıyor. Öyle ki hesaplarda sadece cinsel içerikli fotoğraflar değil bazı konuşmalarda yayınlanıyor. Özellikle sosyal medya uygulamaları olan İnstagram ve Twitter’de bu hesaplardan onlarca bulabilmek mümkün oluyor. Öyle ki hesapta izinleri paylaşılan kız veya bayanlarda birinin yakın veyahut ailesinin görmesi durumunda ise kaçınılmaz sonuçlar doğurabilir.
ONLARCA HESAP VAR
Kız öğrencilerin yarı çıplak fotoğraflarının da kullanıldığı paylaşımlarda, isimler açık bir şekilde yazılarak kimin kimle ilişkiye girdiğine veya ilişki yaşadığına yer veriliyor. Bununla da yetinmeyen hesaplar cinsel içerikli konuşmaları ve fotoğrafları da yayınlıyor. Yaşanan bu olaylardan sonra bazı ailelerin de kenti terk ettiği iddia edildi. Ancak yaşanan bu olayları bir şahsın değil de bir çetenin yaptığı ve olayların arkasında bir çetenin var olduğu öngörülüyor. Özellikle ortaokul son sınıf ve lise öğrencilerini hedef alan bu durum her geçen gün artıyor.
“KİŞİLERİN RIZASI OLMADAN ONLARIN ÖZEL HAYATININ İFŞA EDİLMESİ CEZA YASASINDA DA SUÇTUR”
Türkiye Barolar Birliği İnsan Hakları Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi ve Baro Eski Başkanı Hikmet Delebe, ifşa adı altında paylaşılan fotoğrafların anayasa suç olduğuna dikkat çekerek, “Sosyal medya bilindiği üzere son dönemlerde bütün fertlerin hayatında önemli bir yer tutmaya başladı. Özellikle genç kuşaklar çokça sosyal medyayı kullanmaktadırlar. Fazla sosyal medya kullanmanın pek çok olumsuz yansıması da olmaktadır. Özellikle aile mahkemelerine yansıyan boşanma davalarında sosyal medyanın etkisi olduğunu ve tarafların sosyal medyayı birbirlerine karşı savunma olarak kullandığını bilmekteyiz. Özellikle araştırmaya ve yeni şeyler öğrenmeye meraklı genç nesil sosyal medyaya da önemli şekilde önem vermektedir. Keza bazı siteler cinsel içerikli paylaşımlar yapmak suretiyle genç bireyler üzerinde bir baskı unsuru oluşturmaktadırlar. Bu bazı yerlerde şantaj olarak da kullanılmaktadır. Kişilerin hayatının da sıkıntıya düşmesine ciddi anlamda yol açmaktadır. Burada genç bireylerin çok dikkatli davranması gerekmektedir. Sosyal medya da paylaşım yaparken asla özellerini paylaşmamaları gerekmektedir. Özel hayatın gizliliği elbette anayasa ile de güvenceye alınan en kutsal değerlerden bir tanesidir. Bu bakımdan kişilerin rızası olmadan onların özel hayatının ifşa edilmesi ceza yasasında da suçtur. Ailelerin de çocuklarını kontrol etmeleri ve zararlı sosyal medya uygulamalarından uzak tutmaları gerekir” dedi.
“SİBER SUÇLAR MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN ETKİN BİR ROL ALMASI GEREKİYOR”
Avukat Hikmet Delebe, emniyet güçlerine bu konuda önemli görevler düştüğünü belirterek, “Hem savcılıklara hem aile mahkemelerine yansıyan pek şok vaka söz konusu. Burada Siber Suçlar Müdürlüğü’nün etkin bir rol alması ve zararlı içerik taşıyan sosyal medya hesaplarının takibe alınması gerekiyor. Bunun da bir hükümet politikası olarak hayat geçirilmesinde önemli ölçüde fayda var. Çünkü hem uyuşturucu madde kullanımı hem kötü yola düşme hadiseleri çoğu yerde sosyal medya hesapları üzerinde gerçekleştiği bilinmektedir. Bir filtreleme usulünün önemli bir çözüm getireceğine inanıyorum. Çünkü özellikle cinsel içerik taşıyan zararlı medya hesaplarının belli bir kurul tarafından geçirilmesi ve bu paylaşımı yapanlar, şantaj yapan ve insanları baskı altında tutan çeteler en ağır şekilde cezalandırılmalı ve takipleri yapılmalıdır. Bu belirttiğim gibi hükümet programı dâhilinde yapılmalıdır” diye konuştu.
“AİLELERİN DE BURADA ROLÜ ÇOK ÖNEMLİDİR”
Hikmet Delebe, eğitimci ve ailelere bu tür durumlarda büyük görev düştüğünü söyleyerek şöyle devam etti:
“Ailelerin de burada rolü çok önemlidir. Keza eğitim kurumlarına ve eğitimcilere büyük görev düşüyor. Çünkü eğitim kurumlarına emanet edilen çocuklara da önemle hassasiyet göstermeli ve zararlı alışkanlıkların önüne geçmek için kendi öğrencilerine bilgilendirme yapmalıdırlar. Özellikle ailelerin genç çocuklarının arkadaş çevresini kontrol etmeli ve onları da gerektiği yerde uyarmalıdır. Bu olaylar toplumsal mücadeleyle önlenebilecek bir durumdur.”
Yorum Yazın