Şanlıurfa’da daha önce birçok kez İsrail’e tepki olarak eylem yapan Kitap Vakfı, yine Rabia Meydanı’nda toplanarak, İsrail ile ticaretin tamamen kesilmesi ve hatta ambargo konulması için eylem yaptı.
İsrail’in Gazze’deki işgal ve katliamlarına karşı Filistinhalkının haklı direnişini desteklemek için farklı illerde duyarlı insanlarmeydanlara indi.
Şanlıurfa’da da İsrail’le devam eden ticaretin sonlandırılmasıve diplomatik ilişkilerin kesilmesi çağrısıyla “İsrail’le Ticaret, Filistin’eİhanet” eylemi gerçekleştirildi.
Daha önce İsrail’e karşı Şanlıurfa’da birçok eylemgerçekleştiren Kitap Vakfı, yine Rabia Meydanı’nda toplanarak, “İsrail’leTicaret, Filistin’e İhanet” eylemi gerçekleştirildi.
Kitap Vakfı öncülüğünde eylemde, kadın ve çocukların dabulunduğu gruptakiler “İsrail’le ticaret Filistin’e ihanet” sloganları atıldı.
Kitap Vakfı Başkanı Av. Fuad Balıkçı tarafından okunanaçıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Sevinçle geçirmemiz gereken bir Ramazan Bayramını daha, sonyıllarda birçok kez olduğu gibi, işgalci rejimin Filistin Halkına yönelik zulmüyüzünden yine hüzünlü bir şekilde geride bıraktık. 10 ve 24 Marttan sonrasiyonist zulme karşı sesimizi yükseltmek için 3. kez bir aradayız.
Bugün vicdanımızın sesine kulak vererek ve HAMAS’ındefalarca yaptığı çağrılara icabet ederek; Gazze'ye destek olmak, işgalcirejimin insanlığa karşı işlediği soykırım suçunu kınamak ve Türkiye’nin işgalcirejimle olan bütün ilişkilerini kesmesini haykırmak için buradayız.
Daha önce defalarca belirttik bundan sonra da belirtmeyedevam edeceğiz amacımız; Gazze halkına yönelik soykırımın sona ermesi veiktidara çağrımız da; soykırıma sadece sözle değil gerçekten karşı durması,Gazze tamamen yok olduktan sonra değil hemen şimdi somut adımlar atması,işgalci rejimden uzaklaşması ve Filistin halkının yanında yer almasıdır.
Değerli Dostlar 24 Marttan sonra bir durum tespiti yapacakolursak:
En başta bu zulmün dünya gündeminin 1. sırasında yeralmasının en önemli sebebinin direniş olduğunu belirtmemiz lazım. Ateşkesgörüşmelerinde Filistin tarafının elini güçlü kılan ve taviz vermeyenyaklaşımlarının altında yatan ana faktörün de direniş olduğunu, halen teslimalamadıkları ve diz çöktüremedikleri HAMAS’ın çelik gibi iradesi ve mücadelesiolduğunu unutmamalıyız. 360 kilometrekarelik bir alana hapsedilmiş 2,5 milyonnüfuslu Gazze halkına karşı, bütün dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen ve 7.ayına giren katliamda, şu ana kadar tespit edilen şehit sayısı 33 bini, yaralısayısı da 76 bini aşmış durumda. İşgalci rejimin katil askerleri 1 NisandaGazze’de insani yardım dağıtan uluslararası yardım kuruluşu Dünya MerkeziMutfağı’nın Avustralya, Polonya, İngiltere, Amerika, Kanada ve Filistin uyruklu7 çalışanını katletti.
İşgalci rejim, aynı gün İran'ın Şam'daki büyükelçiliğinedüzenlediği saldırıda, 2'si general toplam 7 kişiyi katletti. İşgalci rejim 10Nisanda Gazze’de HAMAS lideri İsmail Heniye’nin 3 oğlunu ve 4 torununukatletti. Bir tarafta kokuşmuş şeytanigüçler; işgalci rejim ve Amerika, diğer tarafta Müslüman kardeşleri tarafındantarif edilmez bir yalnızlığa mahkûm edilen; izzetin, direnişin ve acınınsembolü Gazze! Bilemiyorum, tarih iyinin ve kötünün bu kadar açık ve zorlu mücadelesinebaşka bir zamanda da şahitlik etmiş miydi?
Peki Gazze halkı bu ölüm kalım mücadelesini verirkenhükümetimiz 7 Ekimden bugüne kadar ne yaptı ve özellikle devam eden ticaretleilgili nasıl bir tavır sergiledi? Hükümetimizgenel bir tavır olarak işgalci rejimle devam eden ticaretin gündemegetirilmesinden hoşlanmadı, bu konuyu görmezden geldi, yapılan ticareti bazenaçık bazen üstü kapalı bir şekilde inkâr etti ve değişik bahanelerle devam edenticareti meşru göstermeye çalıştı. Hükümetimiz ayrıca yapılan ticaretieleştirenleri, terör örgütleri ve işgalci rejimin istihbarat örgütü ileilişkili, marjinal siyasi unsurlar olmakla suçladı ve eleştirileri deTürkiye’yi ve hükümeti sıkıştırma ve itibarsızlaştırma çalışmaları ile seçimöncesinde oylarını düşürmeye yönelik çabalar olarak gördü. Nihayet Gazze’dekisoykırımı 6 ay boyunca somut hiçbir adım atmadan seyreden, hamasi ve boşnutuklarla sözde tepki gösteren hükümetimiz 9 Nisanda işgalci rejime ihraçedilen ve aralarında uçak benzini, jet yakıtı, çelik köprü aksamı, çelik kule,çelik profil ve çimento gibi çok sayıda stratejik mamulün yer aldığı 54 ürününihracatına kısıtlama getirdi. Şimdi hükümete soruyoruz gizlemeye çalıştığınızticaret yoktu veya meşru idiyse bu kısıtlamayı niye getirdiniz? İtirazettiğimiz ticaret, iddia ettiğiniz gibi özel sektör tarafından yapılan veengelleme imkânınızın olmadığı bir ticaret idiyse ne değişti de bugün kısıtlamagetirdiniz?
O doymak bilmeyen aç gözlülüğünüzü, bir türlü doyumaulaşmayan zenginleşme arzunuzu, göstermelik ve son derece yetersiz bir şekildede olsa kısıtlamanız için katliamın 6 ay boyunca devam etmesi, 33 bin şehidin100 bine yakın yaralının olması mı gerekiyordu?
Soruları arttırmamız mümkün ancak fazla zamanınızı almakistemem. Yalnız bir noktaya değinmeden geçmeyeceğim. Zalimler ve zalimlere arkaçıkanlar çok iyi bilsinler ki; bugün mazlumların bu sorularından pişkincekaçsalar da yarın Allah’ın huzurunda kesinlikle kaçamayacaklar. O edindiklerizenginliklerin, kullanmadıkları yetkilerin ve korumadıkları emanetlerin hesabıöyle bir sorulacak ki gözleri yuvalarından fırlayacak.
Biz bu kirli ittifaktan ulusal çıkar devşiren hükümete, bukirli ticaretten rant elde eden aç göz ve zenginlik delisi tüccarlara,yöneticilere, yetki ve sorumluluk sahibi herkese sesleniyoruz, gelin bu utançverici halinizden vazgeçin, soykırıma gerçekten karşı durun, Gazze tamamen yokolduktan sonra değil, hemen şimdi somut adımlar atın, işgalci rejimdenuzaklaşın ve Filistin halkının yanında yer alın”.
BİHA
Yorum Yazın